Header Ads

Marco Van Basten


Van Basten 80'li yılların en büyük golcüsüydü. Utrecht'te başladığı futbol yaşantısında üne kavuşmasını Ajax sağladı. Milan'da kariyerinin douğuna ulaşan Marco, Hollanda milli takımı ile de başarılarına devam etti. Her zaman sertlikle durdurulmaya çalıştığından sıkça da sakatlıkla karşılaşmıştır. 2004'ün, Mart ayında, FIFA'nınyüzüncü yıl dolayısıyla Pelé'ye yaptırdığı "Yaşayan En İyi 125 Futbolcu" listesinde de yer almaktadır.
 

31 Ekim 1964'te Utrecht'te doğan ve gol yollarındaki zerafeti dolayısıyla bu yüzden "Utrecht Kuğusu" lakabını alan Van Basten, oyunculuk kariyeri boyunca çıktığı 280 lig maçında 218 gol atmış (kulüpler bazında) milli takımı adına da 24 gol kaydetmiş, 3 Kez Avrupa'da, 1 kez Dünya'daYılın Futbolcusu seçilmiş, ülkesinin sembol futbolcuları arasına girmiştir.

"Bir maçta beşten fazla faul yapan otomatik olarak oyundan alınsın. Bunun için ayrı kontejan ayrılsın. Fazla realistik değil, ama doğrusu böyle olur."




Futbola Başlangıç
Daha 7 yaşındayken EDO Den Haag'ın alt
yapısında futbola başlayan Marco, bir yıl sonra 8 yaşındayken ilk transferini yaptı ve Utrecht'e transfer oldu. 10 yıl dehe bu takımın PAF takımında görev alan santrafor 1981 sezonunun başında Ajax"a transfer oldu. Genç bir yetenek olarak umut veriyordu. 1981-82 sezonunun ikinci yarısında ilk maçına çıktı ve ilk golünü de attı. Sezon boyunca başka maça da çıkmadı. O sene Ajax ligi şampiyon bitirdi.


Ajax Kariyeri ve Düzenli Olarak ilk 11 Deneyimi
1982-83 
sezonu başladığında antemanlarda göz doldurup goller atan Van Basten ile profesyonel sözleşme imzalandı ve Marco kendini ilk 11'de buldu. Forvetteki arkadaşı ise bir sene öncesinin Avrupa Gol Kralı Wim Kieft'ti. Van Basten o sene zaman zaman kesikyese de 20 maçta forma şansı buldu ve 9 gol attı. Kupa maçları ile beraber sezonu 13 golle kapadı. Ajax yine şampiyon oldu ve Hollanda Kupası'nı da müzesine götürdü. O sezon Hollanda Genç takımı ile Dünya Şampiyonluğu kazandı ve aynı sene ilk kez A milli takımda forma şansı buldu.

1983-34 sezou ise Van Basten'in parladığı sezon oldu. Kendini geliştirmeyi beceren Van Basten 26 lig maçında 28 gol atarak Hollanda Gol Kralı oldu. Ama Ajax 
ancak kendine 3. sırada yer bulabildi.

1984-85 sezonu ise yine Van Basten'in Gol Krallığıyla sonuçlanmıştı. 33 maçta 22 gol bulmuş takımını şampiyonluğa taşımıştı.

1985-86 sezonunda ise gücüne güç katmış, 26 maçta tam 37 gol atarak Gol Kralı olmuştu. Sezon içindeSparta Rotterdam'a 6 gol, Heracles'e ise 5 gol birden atmıştı. Yine Avrupa Gol Kralı olmuştu. Buna rağmen Ajax şampiy
onluğu PSV'ye kaptırmış, sadece Hollanda Kupası'nı alabilmişti. Tüm dünyanın dikkatini çeken bu adamla birçok Avrupa kulübü ilgileniyor, büyük meblağları gözden çıkarıyorlardı. Van Basten yine de kulübünde kaldı.

1986-87 sezonunda yine müthiş bir perfo
rmans ortaya koyuyordu. 27 maçta 31 gol atarak yine Hollanda Gol Kralı oldu. O sene Ajax Kupa Galipleri Kupası'nda oynuyordu. Ajax ilk turda temsilcimiz Bursaspor ile karşılaştı. 7-0'la hezimete uğrayan Bursaspor evinin yolunu tutarken, Ajax, Olybpiakos ile eşleşti ve 5-1 kazandı. Çeyrek finaloe Malmö 3-2 ile geçildi ve yarı finalde Zaragoza 6-2 ile kupa dışınde kaldı. Finaldeki rakip Doğu Alman telsilcisi Lokomotif Liepzig'di. Van Basten'in tek golü Ajax'a Kupa Galipleri Kupası'nı getiriyordu. Kupa boyunca 9 maçta 6 gol atarak takımının başarısında başrol oynadı. Sezon boyunca oynadığı 44 maçta 44 gol atmayı becerdi. Artık transfer kesindi. Barcelona, Valencia ve Liverpool gibi takımların tekliflerine rağmen oklar İtalya'yı gösteriyordu. Van Basten, Milan'ın yolunu tutarken, Ajax'ta da yeni bir golcü doğuyorou: "Dennis Bergkamp."


Milan'da İlk Sezon ve 1988 Avrupa Kupası
1987-88 sezonunda Milan Hollandalı gol makinesinden 
fazla yararlanamadı. Bileğinden geçirdiği ağır sakatlık yüzünden sadece 19 maça çıkabilen Van Basten sadece 8 gol atabildi. Milan o sene sekiz yıllık bekleyişten sonra şampiyon olmuştu.

Yaz günleri geldiğinde Avrupa Şampiyonası başlamıştı. Hollanda ilk maçında Sovyetlere 1-0 yenilip hayal kırıklığı yaratmıştı. Daha sonra İngiltere'yi Van Basten'in 3 golüyle geçtiler. Bir başka ada takımı İrlanda karşısında ise Kieft'in golüyle 1-0 kazandılar. Michels'in ekibi yarı finalde ev sahibi Batı Almanya'yı 2-1 yenerek finale çıktı. Van Basten'in 88. dakikada attığı gol turn
uvanın kaderini değiştirmişti belki de. Hollanda'nın finaldeki rakibi ilk turda yenildikleri Sovyetler Birliği'ydi. Maçı 2-0 kazanan Hollanda kupayı aldı. Sovyetlerin penaltı kaçırdığı maçta golünü atan Van Basten yine takımını Gullit ve Rijkaard ile beraber sırtlamıştı.

"Cruyff bize işte yeni Cruyff demişti. O anda onun özel bir oyuncu olduğunu anlamıştık zaten."
- Sandro Mazzola, İnter'in efsane futbolcusu





Milan Yılları, Şampiyon Kulüpler Kupası...
87-88 sezonundan sonra, 88-89 sezonunda Van Basten'i başarılar bekliyordu. 26 maçta 19 gol atarak İtalya Gol Kralı oldu. O sene ezeli 
rakip İnter şampiyon oldu ama Milan da Şampiyon Kulüpler Kupası'nda iyi gidiyordu. İlk maçta Bulgar temsilcisi Vitocha 7-2 gibi farklı bir skorla geçilmişti. İkinci turda ise Kızılyıldız penaltılarla Milan'a boyun eğdi. Çeyrek finalde Werder Bremen1-0 ile, yarı finalde Real Madrid 6-1 ile aşıldı. Finaldeki rakip yarı finalde Galatasaray'ı eleyen Steaua Bükreş'ti.

Steaua Bükreş'e karşı oynayan Milan maça hızlı başlayarak rakibini şaşırttı. Dakikalar 18'i gösterirken Gullit bir gol attı ve arkadaşlarını rahatlattı. 27 dakikada Van Basten sahneye çıkarak Milan'ın 2-0'lık galibiyetle soyunma odasına gitmesin
i sağladı. İkinci yarıya da hızlı başlayaran taraf Milan oldu. 38'de Gullit bir gol daha kaydetti ve vatandaşından hiç de aşağı kalmamayı düşünen Van Basten 47'inci dakikada skoru ilan etti. Hollandalılardan gelen ikişer gol Nou Camp'ta Milan'a üçüncü Şampiyon Kulüpler Kupası şampiyonluğunu getiriyordu.

1989-90 sezonunda ise Milan bir efsaneye takıldı. Diego Armando Maradona ve genç Zola önderliğindeki Napoli lig şampiyonluğunu iki puan farkla kazandı, Milan ise ancak ikinci olabildi. Yine de Van Basten 19 golle Gol Kralı olarak kalitesini göstermeyi bildi. Roberto Baggio ve Maradona gibi iki ismi gerisinde bırakan Van Basten
 kalitesini bir kez daha ıspatladı böylece.

Aynı sezon geçen senenin şampiyonu olarak katıldıkları Şampiyon Kulüpler Kupası'nda ilk turda Helsinki toplamda 5-0 ile, ikinci turda Real Madrid toplamda 2-1 ile, çeyrek finalde Belçika temsilcisi Mechelen toplamda 2-0 ile, yarı finalde
 ise Bayern Mühih toplamda 2-2 ile (deplasmanda atılan gol kuralı ile Milan turu geçti) geçildi. Finalde ise rakip bu kupayı daha önce iki kez evine götüren Benfica'ydı. O yıllarda Eusubio ile şahlanan Benfica, bu senelerde ise Pacheco'ya güveniyordu.
Final maçı 90 dakika boyunca dengede gitti. İki taraf da pozisyonları kaçırdı. Tek fark 68. dakikada Rijkaard'ın attığı goldü. Bu gol de zaten Milan'a kupayı getirdi ve takım üst üste ikinci kez Şampiyon Kulüpler Kupası'nı kazanmış oldu.
1990 Dünya Kupası ve 1992 Avrupa Şampiyonası
1990 Dünya Kupası Hollanda için pek iyi geçmedi. Avrupa şampiyonu ünvanıyla turnuvaya katılan Hollanda daha ikinci turda Batı Almanya'ya elenerek kupay
a veda etti.

"1988 Avrupa Kupası'nda tam beş kez gol şansı elime geçti ve beşini de attım. 1992 Avrupa Kupası'nda ise beş kez gol şansı geldi ayağıma ama hiçbirini atamadım. Hiçbirini. Şimdi birden bire kötü oyuncu mu oldum? Total futbolun yaratıcısı Rinus Michels kötü taktikler veren bir hoca mı oldu?"

Milan'ın Duraksaması ve Sakatlık Yılları

1990-91 sezonu gelip çattığında Serie A'da Sampdoria fırtınası esiyordu. Pagliuca, Lombardo, Manchini, Cezero ve Vialli'li kadro şampiyonluğu kazandı. O sene Milan da iyiydi 
aslında ama anlaşmazlıklar da takımı olumsuz etkiledi. Meselâ Van Basten ile Arrigo Sacchi arasında çıkan tartışmalar sonucunda sezon sonunda Arrigo Sacchi gibi dev bir adam işinden oldu. Van Basten 35 maçta 11 gol atarak son zamanlardaki en sönük performanslarından birini gösterdi. Takım iki senedir üst üste kazandığı Şampiyon Kulüpler Kupası'nda yarı finale kadar çıktılar ve rakip Marsilya'ydı. Fakat enteresan bir gelişme oldu ve Milan ışıkların kesilmesini bahane ederek sahadan çekildi ve hükmen mağlup oldu.

1991-92 sezonunda İsveç'in Göteborg takımına 4 gol birden atarak bir Şampiyonlar Ligi maçında tek maçta en çok gol atan oyuncu ünv
anını ele geçirdi. Rekor bugünümüzde dahil kırılamamış ama egale edilmiştir.

Aynı sezon takımın başına geçen Fabio Capello, yeniden gollerini sıralamaya başlayan Van Basten'in katkılarıyla takımını Serie A'da şampiyonluk kazandırarak Milan'a 12. şampiyonluğu kazandırdı. Van Basten 25 golle tekrar İtalya Gol Kralı oldu. Geçen sezon sahadan çekilen takım, bunun cezasını Avrupa Kupaları'nd
an 1 yıl men edilerek aldı. O yüzden 1991-92 sezonunda Milan Avrupa Kupalarından uzak kaldı.

1992-93 sezonuna geldiğimizde Van Basten yine lige iyi bir giriş yaptı ve o sıralarda Avrupa'da Yılın Oyuncusu seçildi. Johann Cruijff ve Michel Platini ile beraber bu ödülü üç kez alan ender oyunculardan birisi oldu. Ligde oynanan Ancona maçında bileğinden sakatlanınca sezonu 15 maçta 13 golle kapadı. Bu ciddi sakatlık yüzünden birçok kez bıçak altına yatmak zorunda kalan Van Basten sezonun sonuna üç-dört maç kala takıma katıldı fakat sakatlığı atlamadığından iyi bir performans sergileyemedi. Yine de takımının Marsilya ile yaptığı Şampiyonlar Ligi finalinde ilk 11'de oynadı. Bu maç Milan forması ile yaptığı son maç oldu.

Bu maçtan sonra iki sene boyunca futbola dönmeye çalışan Marco, sonunda mücadeleden yenik ayrıldı ve 1995 yılında futbolu b
ıraktığı ilan etti.
Futbolu bıraktıktan sonra Bergkamp'ın Arsenal'deki 11 yılını kutlamak için düzenlediği dostluk maçında Ajax Efsaneleri takımında Cruijff gibi başka dönemin, başka bir süper yıldızı ile birlikte aynı formayı giydi. Yine 2006'nın Mart ayında Albertini'nin jübilesinde de forma giydi.

2007'de Sky Sports'un "Kariyerini sakatlıkta kesen en iyi oyuncular" listesinde ilk sırada yer aldı.

Teknik Direktörlük Kariyeri
Milan'daki oyunculuk kariyerini sona erdirdiğinde teknik direktörlüğü düşünmediğini söyleyen Marco Van Basten daha sonra fikrini değiştirip, Hollanda Futbol Federasyonu'nun açtığı te
knik adamlık kursuna gitti. İlk görevinde Ajax ikinci takımında yardımcı antrenörlük yaptı. 2004'te ise ani bir kararla Hollanda Milli takımının başına getirildi. Yardımcı Josip Van Schip, Ajax altyapısında hocasıydı. Milli takımda roller değişti ve Marco başa geçti.

Gelir gelmez güçlü bir teknik adam olduğunu gösterdi. Disipline önem vermesinin yanı sıra Edgar Davids, Clarence Seedorf. Roy Makaay ve Patrick Kluivert gibi isimleri kadrosuna almadı. Gençleşme yoluna giden takıma Babel, Robben, Boulhaurz, Kuijt, Castell
en, Van der Vaart ve Van Pearsie gibi yıldızların önünü açmış oldu böylece. Takım yeni iskeletiyle başarılı oldu ve Dünya Kupası Eleme Gruplarında hiç kaybetmeden Dünya Kupası'na katılma hakkı kazandı. Turnuvada ise gruptan Arjantin ile birlikte çıktılar Portekiz'e elendiler.

2008 Avrupa Şampiyonasında ise Van Nistelrooy ile zaman zaman anlaşmazlık yaşadığı haberleri çıksa da Hollanda güzel futboluyla turnuvanın favorileri arasına girdi. Üç maçında da farklı skorlar alarak herkesin sevgilisi durumuna gelmişti ki, ikinci turda yine çok iyi oynamalarına rağmen çeyrek finalde yine turnuvanın iyi futbol oynayan takımlarından, ki başında bir Hollandalı Gus Hiddink bulunuyordu.

Rusya'ya 3-1 yenilerek kupaya veda ettiler.

Bu turnuvadan sonra bir hazırlık maçında Seedorf'a takıma geri aldı ama Nistelrooy ile olan anlaşmazlıklar dönülmez noktaya gelmişti ve bunun üzerine Nistelrooy, Van Basten milli takım menajeri oldukça milli formayı giymeyeceğini açıkladı. Bunlara karşın federa
syon Van Basten'in sözleşmesini uzatmak istedi ama Van Basten Ajax'ın başına geçmeyi tercih etti fakat takımı ikinci olduktan sonra ön eleme maçında Şampiyonlar Ligi'ne katılamayınca aynı sene istifa etti. Şu sıralarda adı Milan teknik direktörlüğü için geçiyor.

"Soyunma Odası, Cephede Eğlence Dizisinin bir bölümüne dönmüştü."
Avustralya maçında üç oyuncusu sakatlanınca...

Futbolun Dışında
Marco Van Basten profesyonel ve zeki karakteriyle her zaman takdir toplayan bir adam oldu. Teknik direktörlüğünde ve futbolculuğunda benimsediği bu yapıyı özel hayatına da yansıttı. Son derece planlı ve tertipli bir insan, ne de olsa Total Futbol sistematiğinden geliyor. 
Eliesbeth Van Cappelleveen ile evli, iki kızı, bir oğlu var. Boş zamanlarında gol oynamayı ve tenis izlemeyi seviyor. Jübelisini yaparken Milan asbaşkanı Adriano Galliani; "Futbol Leonardo Da Vinci'sini kaybetti" demişti.

Kişisel Görüşüm
Marco Van Basten çocukluğumuzda da olsa izleme fırsatı bulduğumuz büyük bir yetenek. Çok çalışkan bir görüntü sergilerdi ve ayrıca ayağına geldiğinde yüzde 90 gol derdiniz. Vuruşları mükemmeldi. Sovyetler'e attığı golü sonradan izledik ama mükemmelliğine diyeceğimiz yok elbette. Milan yıllarında seyretme şansı bulduk 6-7 yaşındaydım herhalde. Babam çok övüyordu izlerken, ben de o zaman hayran olmuştum bu adama. İstatistiksel olarak kullandığı penaltıların %92,38'i gol olmuş bir adam bu. Döneminin Total Futbol'a uyan en iyi oyuncusu olduğunu da söylemem gerek. Hiçbir zayıf yönü olmayan çok yönlü bir adam, nasıl hayran olmazsınız bu adama?

İstatistikler (Oyuncu Olarak)
Kulüp İstatistikleri
Sadece lig maçları göz önüne alınmıştır.

Sezon / Yıl
Oynadığı Kulüp
Maç
Gol

1981-82
Ajax
1
1

1982-83
Ajax
20
9

1983-84
Ajax
26
28

1984-85
Ajax
33
22

1985-86
Ajax
26
37

1986-87
Ajax
27
31

1987-88
Milan
11
3

1988-89
Milan
33
19

1989-90
Milan
26
19

1990-91
Milan
31
11

1991-92
Milan
31
25

1992-93
Milan
15
13

Liglere Göre İstatistik (Sadece Lig)
  • Hollanda: 133 maç, 128 gol
  • İtalya: 147 maç, 90 gol
Milli Takım İstatistiği 
  • 58 maç, 24 gol
Tüm Maçlar Dahil İstatistik
  • 172 maçta, 157 gol (Hollanda Ligi)
  • 198 maçta, 125 gol (İtalya Ligi)
  • 370 maçta, 277 gol
Şampiyonluklar / Kupalar
  •  Ajax ile 1 Kupa Galipleri Kupası (1986-87)
  • Ajax ile 3 Hollanda Şampiyonluğu (1981-82, 1982-83, 1984-85)
  • Ajax ile 3 Hollanda Kupası (1982-83, 1985-86, 1986-87)
  • Milan ile 2 Şampiyon Kulüpler Kupası (1988-89, 1989-90)
  • Milan ile 2 Kıtalararası Kupa (1988-89, 1989-90)
  • Milan ile 2 Süper Kupa (1988-89, 1989-90)
  • Milan ile 3 İtalya Şampiyonluğu (1987-88, 1991-92, 1992-93)
  • Milan ile 3 İtalya Süper Kupası (1987-88, 1991-92, 1992-93)
  • Hollanda milli takımı ile 1 Avrupa Şampiyonluğu (1988)
    Bireysel Başarılar

      •  1 kez FIFA Dünyada Yılın Futbolcusu (1992)
      • 2 kez World Soccer dergisi Dünyada Yılın Futbolcusu (1988, 1992)
      • 3 kez UEFA Avrupa'da Yılın Futbolcusu (1989, 1990, 1992)
      • 3 kez IFFHS Dünya'da Yılın Futbolcusu (1988, 1989, 1990)
      • 1 kez Altın Ayakkabı (1985-86)
      • 1 kez Avrupa Kupası Gol Krallığı (1988)
      • 4 kez Hollanda Ligi Gol Kralı (1983–84, 1984–85, 1985–86, 1986–87)
      • 2 kez İtalya Ligi Gol Kralı (1989–90, 1991–92)

      Hiç yorum yok

      Blogger tarafından desteklenmektedir.